Anne baba davranışları çocuklar için bir model oluşturur bu nedenle bir kişi annelik veya babalık vasfına eriştiğinde olmadığı kadar, her şey olma telaşı içine düşer ve kendini eğitme sürecine tekrar girerler.
zaten demez mi eğitimin tanımı, kişinin istendik davranış değişiklikleri sağlama sürecidir diye
kendilerinde olmayan özellikleri kazandırmak için, çocuğu ne görürse o olacağı için bir üst modeli üretme çabasındadır.
35 yıl dişini fırçalamayan bir adamın dişlerini her gün oğluyla fırçaladığını bilirim.
yada ağzında bağlaç halini almış bir küfrü çocuğun yanında etmemek için nasıl bir gayrete girdiğine şahit olmuşumdur.
bu güzeldir. gönüllü eğitim sürecidir, çocuğuna katkı sağlamak için mutasyon derecesinde bir değişime zorlamak kendini.
burada ya olduğun gibi görün yada göründüğün gibi ol mevzusu devre dışıdır.
burada mevzu, olduğu gibi büyüsün sal gitsin bir miras mı bırakacağım yada olmasını istediğin gibi miras mı bırakacağım geleceğe ?
yetiştirme kaygısı bu yüzdendir, çocuk insanın öldükten sonra geçmişe kendinden bırakacağı bir parça,
belki bir uzatma periyodudur,
kendinin yapamadıklarını ulaşamadıklarını
oyunu kaybetmişken geri sayımda ekranda çıkan to be continued ? yazısını görüp aceleyle makineye atılmış yeni bir atari jetonu yani yeni bir yaşam hakkıdır.
her insan elinden geldiği potansiyelinin yettiği kadar bu amaç için kendinden daha üst modeli oluşturmak için didinmesi,değişmesi dönüşme gayreti bundandır.
bu yüzden.çocukların bu gelişme sürecinde babaları annelerinin gelişmiş birer kopyası olması doğladır
daaaaaaaa !!!!
koskoca adamların belirli bir eğitim belirli bir tecrübe belirli birikimle geldikleri koltuklarda,
o koltuklara sahip oldukları dönemin başlarına gün geçtikçe benzeme çabası nedir ???
tamam !
siyasi dönmelere her dönemde şahit olduk ve kanıksadık,
yada basamak tırmanıcıların nasıl kendilerini anlayışlarını düşüncelerini sattığını başkalarının üstüne basıp yükseldiğini izledik,
din vicdan deyip zamanı gelince nasıl Allahsız, vicdansız olabildiklerini hırslarına nasıl yenilip bütün değerleri unuttuğunu da bildik.
belli bir siyasi tutumun akıntısında ortak hareketleri de anlıyor insan da, uslübuna kadar tavır konuşma duruş…. v.s nasıl bu kadar bukalemunlaşabiliyor anlamıyorum.
bir anne baba, o uzun eğitim sürecinde bile günün birinde, kendisiyle çatışan bir kuşak kavgası ile karşı karşıya gelebiliyorken bu kadar robotlaşmış bir klonlama ne müthiş bir başarı.
bir büyükbaş çıkıyor günün birinde değişik ilginç alışılmışın dışında
Bir uslup geliştiriyor duruş,konuşma,bakışı,ses tonlaması yürüyüşü ile anam bir bakmışsın aynısı başka bir bedende daha küçük bir koltukta karşında
büyükbaş bir gün çıkıyor resmen tehdit ediyor yaptığı icraatları eleştirenleri, bunun etkisi yine aynı hızla yayılıyor.
Veeee kurum amiri klonbaş performans merformans bakmadan sırf benzeşmeye çalıştığı ugruna ne dediğine bakmaksızın aman efendim canım efendim gözünün çapağını yiyeyim tavrıyla mesela şunu yapabiliyor.
Çorum’da sözleşmeli olarak görev yapan, öğretmen B. Y., internette kişisel facebook sayfasında; referandumda ’hayır’ oyu vereceğini ifade ederek “Madem 12 Eylül’le ilgili derdiniz vardı, 7 yıldır neredeydiniz” yönelik ifadeleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılıyor. Soruşturma sonunda, Çorum Valiliği’nce öğretmen görevden uzaklaştırılıyor.
Ancak, toplamda 10-15 kişi dışında kimsenin ulaşma imkanı olmayan; okul ve mesleki yaşamın dışındaki bir dönemde; kişisel bilgilerden yola çıkarak; cezalandırma işlemine gitmesi ve öğretmeni açığa almak tam bir yargısız infazdır.bu infazı benzeşmek adına her kurumun amiri sırf büyükbaş gibi olmak için yapıyor.
televizyonda çıkıyor bir büyükbaş diyor ki, biz iktidarımızda 2 milyar ağaç diktik,ertesi gün fırsatını bulmuş klonbaş biz geldiğimizden beri bu kadar çalı bu kadar ağaç diktik diyebiliyor,alakasız bir toplantı içinde seçim mitinginde gibi.
büyükbaş bizden önceki hükümeeeeeet diye ağzını açıp yüklenince klonbaş durur mu ne mümkün,
kurumun iktidar kurumu değil devletin kurumu olduğunu unutup,bizden önceki amir diye başlıyı veriyor sanki kendisinden önce dünya toz bulutuydu nebulayı bu derledi topladı toprak yaptı.Yaratıcı oluyor oda anında
büyükbaş bir gün diyor ki barış,hemen alttaki klonbaş birlik dirlik mutluluk mesajları veriyor,ertesi gün büyükbaşın üstüne geliyor birileri oda sesleniyor ulusa hop bakmışsın aynı tehditkar tavır klonbaşın etki alanında
bakıyosun önce avm olacak yok kışla olacak yok yok barok tarzı müze olacak yok yok hem avm hem müze bir de cami olacak yok yok bence park kalacak sanırsam galiba ….
kesin açıklamaları gördüğümüz anda klonbaşlar diyarlarında da işlerin şirazesi kayıyor anında
tutarsızlık madem doğal bir şey
verilen sözler yapılan vaatler,alınan önceki kararlar,önceki söylemler anında unutulup o anı kurtaracak fevri,agresif,ben dedim oldu kararlarla hareket ediyor.
anlaşılacağı üzere bugün faşizan uyanılmışsa büyükbaşlar diyarında klonbaşlarda aynı uyanmak zorunda hissediyor,bir gün gönül adamı olunduysa anında kılıf değiştiriliyor,ertesi gün dindar sonra kapitalist ertesi gün liberal,sonra milli olunabiliyor.
bir çocuk eğiticem diye yıllarca uğraşan olumlu yönde değişecem diye yırtınan anne babanın hakkıdır bu formül.
kocaman adamların bu kadar pervane oluşundaki sır coco-colanın mucize formülünden daha önce açıklanmalı halka paylaşılmalıdır,bu mutasyonun sırrı …
aykut aruca
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.