29 Nisan 2017 Cumartesi

Kılık kiyafet ve MEB

milli eğitimin yeni yönetmeliği ,özgür kılık kıyafet düzenlemesi ile ilgili tartışmaları takip ediyorum bir kaç gündür.tartışmanın karşı olan taraflarına baktığımda nedendir bilinmez karşı olunmasını birden fazla gerekçeyle gerekçelendirme çabasını anlayamıyorum.yok eşitsizlik yok düzensizlikten yok öğrenci psikolojilerinden dem vurularak  bu düzenlemeye karşı olma birden fazla gerekçeyle güçlendirilmeye çalışılıyor.halbuki tek bir gerekçe var ki diğerlerine gerek kalmadan yetecek kadar güçlü.
bu karar açık ve net şekilde Atatürk ilkelerine koyulmuş zamanı gelince patlayacak saatli bir bombadır,ülkeyi yeni bir ayrıma sokacak yeşermesi beklenen zararlı bir karaçalı filizi, toplumun göbeğine bırakılmış bir kıvılcımdır.
hep duyduğumuz mahalle baskısının dört nala koşacağı alanı açma çabasıdır.
eşitsizlikten dem vuranlar sanıyolarmı ki o eşitliği forma altında hissetmiyor o çocuk,sanıyor musunuz ki forma varken o okul düzeni sağlanmış,sanıyor musunuz ki öğrenci psikolojisi o formayla zaten dengeli...?
zamanında dediği gibi demokrasi bir tramvay bizi götürüdüğü yere kadar gidilir istenmezse o gereği gelen durakta inilir zihniyetinin beklenen durağa gidişidir.
şimdi özgür düşünce ile hareket etmesi istenen çocuk İstanbul fatihte bir devlet okulunda nasıl bir irade gösterecek jean giyersen cehenneme gidersin diz kapağın göründü tahrik edicisin kapan mantığına mı boyun eğecek yoksa özgür iradesini mi devreye sokacak?ya da tam tersi bir ortamda bulunan çocuğun giyimi kuşamıyla dışlanmasına neden olması da aynı ters baskıyı yaratmaz mı? terör örgütü etkisiyle taş atan çocuk konumuna getirilmiş ve kullanılmış çocuğun idolü haline getirilmiş öcalan gibi ayağına mekabını geçirip terör örgütü mensuplarını andıran bir kıyafeti okul forması gibi seçmesi ne kadar özgür irade olarak kabul edilebilecek mi ?ve bunu çocuk siyasi değil dağda ölen abimin kıyafeti onun anısına giyiyorum başka nedeni yok açıklaması yapsa kim ne diyebilecek. bu giyim kime göre neye göre belirlenecek göreceli bir kavram sonuçta bu kimine göre kara çarşaf normal kimine göre mini etek ...?
simgeler altına sıkıştırılmış bir gençlik ortaya çıkarsa bunun önlemi nasıl alınacak.
yada rahatsız edecek kadar teşhirci bir kılık kıyafet karşısında bunu nasıl değerlendirecek aynı zihniyet.
eşitlik sağlanamıyor alım gücü olmayan öğrenci nasıl önlük forma alsın alamıyor bu yüzden deniyorsa bedava kitap dağıttığın gibi oy almak için tuncelide buzdolabı dağıttığın gibi alım gücü olmayan öğrenciye devlet yine destek sağlasın olamaz mı ?
bal gibide olur ama asıl amac giyimi özgürleştirmek mi gerçekten ?
bir ülkede kitaplar çıkmadan toplatılıyorsa,yazarı süründürülüyorsa,muhalif olduğu için yüzlerce gazeteci sırf düşüncesi yüzünden içerideyse,muhalif düşüncede olanlar dışlanıyorsa işsiz bırakılıyorsa kimse özgür düşüncenin gelişiminden bahsedemez
 biz bunların giyimine bile karışırsak nasıl özgür düşünürler kişiliklerini ortaya koyarlar tezi amacı belli bir hamasetten öte değildir.
bu toplumda ayrım yaratmanın kuzu postu giydirilmiş kurt gibi toplumu bir çekişmeye ayrıma sokmanın planlı bir yoludur.
okul müdürleri,eğitim müdürleri,eğitim bakanlığı koltuklarına oturtulmuş insanların bu düzenlemeyle gencecik beyinleri mahalle baskısı yanı sıra bide okul baskısı kucağına atacaktır.çocukları tek tip düşünce yapısına sokmayı amaçlayan özgürlükçü gibi görünen fakat insanları yaftalayacak bir projedir.
hala bana rejim tehlikesi yoktur buda yaratılan boşa korkudur demesin kimse.Özgürlükler böyle sağlanmaz kandırmayın kendinizi.                     aykutaruca

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

SAGLAM MAGLUBIYET

     SAĞLAM MALUBİYET 3 Ağustos 2014 31 aralık 2006 ……..19:00/21:00 su kuyusu nöbeti erzincan yılın son, bayramın ilk günü ve ben yine nöbet...